Üniversite öğrencilerinin yaşam boyu öğrenme eğilimleri ile özyeterlik algıları arasındaki ilişki
Özet
Bu çalışmanın temel amacı Bartın Üniversitesi'nde öğrenim görmekte olan öğrencilerinin demografik özellikleri (cinsiyet, sınıf, fakülte/yüksekokul, anne-babanın eğitimi, anne-babanın mesleği, gelir düzeyi ve serbest zaman etkinlikleri) doğrultusunda yaşam boyu öğrenme eğilimleri ile özyeterlik algıları arasındaki ilişkiyi belirlemektir.Araştırma ilişkisel bir tarama modelidir. Araştırmanın çalışma grubunu 2014-2015 akademik yılında Bartın Üniversitesi'nin farklı fakültelerinde/yüksekokulunda lisans programlarına devam eden 1. ve 4. Sınıf öğrencileri oluşturmuştur. Çalışma grubu uygun örnekleme yöntemi ile belirlenmiştir.Araştırmada 529 öğrenciden veri toplanmış, 59 katılımcının kişisel bilgilerini ve ölçek maddelerini eksik doldurduğu tespit edilmiş olup bu katılımcıların yanıtları geçersiz sayılarak 470 katılımcının doldurduğu veriler değerlendirmeye alınmıştır.Araştırmada verileri toplamak için Kişisel Bilgi Formu, Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimi Ölçeği ve Genellenmiş Özyetkinlik Beklentisi Ölçeği kullanılmıştır. Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimi Ölçeğinin Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı 0,90, Genellenmiş Özyetkinlik Beklentisi Ölçeğinin ise 0,83 olarak bulunmuştur. Araştırmanın verileri SPSS-22.0 paket programı ile analiz edilmiş, verilerin çözümlenmesinde Kruskal-Wallis H, Mann Whitney U ve Spearman Brown testi kullanılmıştır.Araştırma sonuçlarına göre üniversite öğrencilerinin yaşam boyu öğrenme eğilimleri yüksek düzeydedir.Yaşam boyu öğrenme eğilimi araştırmanın demografik değişkenleri açısından incelendiğinde cinsiyet, baba mesleği ve serbest zaman etkinlikleri içerisinde yer alan kitap okuma ve televizyon izleme etkinliklerinde anlamlı bir farklılık bulunmuştur.Bu anlamlı farklılıkların; cinsiyete göre kızların lehine olduğu, baba mesleğine göre muhasebeci olanların lehine olduğu ve serbest zaman etkinliklerine göre ise kitap okuyan ve televizyon izlemeyen üniversite öğrencilerinin lehine olduğu görülmüştür. Bununla birlikte üniversite öğrencilerinin özyeterlik algılarının da yüksek düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Özyeterlik algıları araştırmanın demografik değişkenleri açısından incelendiğinde cinsiyet, fakülte/yüksekokul ve serbest zaman etkinlikleri içerisinde yer alan kitap okuma ve sinemaya gitme etkinliklerinde anlamlı bir farklılık bulunmuştur. Anlamlı farklılıkların; cinsiyete göre erkeklerin lehine olduğu, fakülteye/yüksekokuluna göre Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu'nun lehine olduğu ve serbest zaman etkinliklerine göre ise kitap okumayan ve sinemaya giden üniversite öğrencilerinin lehine olduğu görülmüştür.Üniversite öğrencilerinin yaşam boyu öğrenme eğilimleri ile özyeterlik algıları arasında ise pozitif ve aynı yönde anlamlı bir ilişkinin olduğu tespit edilmiştir. Üniversite öğrencilerinin özyeterlik algıları arttıkça yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin de artacağı söylenebilir. Araştırma sonuçlarından yola çıkılarak, üniversite öğrencilerinin yaşam boyu öğrenme eğilimlerini güçlendirmek ve özyeterlik algılarını artırmak amacıyla, üniversitelerde yaşam boyu öğrenme kavramı, süreci, yaşam boyu öğrenmenin insan hayatındaki önemini anlayabilmelerini sağlayacak programlar düzenlenebilir, üniversitelerin sürekli ve uzaktan eğitim merkezlerinin düzenlediği etkinliklerinin sayısı ve çeşidi arttırılabilir. The purpose of this study is to determine the relationship between the lifelong learning tendencies and the self-efficacy behaviours of the students studying at Bartın University in terms of their demographic characteristics (gender, grade level, faculty/school, educational background of the parents, occupation of the parents, income level and free time activities). The study is a relational screening model. The study group of the study were 1st and 4th grade undergraduate students studying at different faculties/schools of Bartın University during 2014-2015 academic year. The study group was determined using convenience sampling method. Data was collected from 529 students and among them, 59 were taken out of the study as there were missing answers. As a result, the answers of 470 participants were used in data analyses process. The data collection tools in the study were Personal Information Form, Lifelong Learning Tendencies Scale and General Self-Efficacy Expectation Scale. Cronbach Alpha reliability coefficient was found as 0,90 for Lifelong Learning Tendencies Scale and 0,83 for General Self-Efficacy Expectation Scale. The data in the study were analysed using SPSS-22.0 package programme using Kruskal-Wallis H, Mann Whitney U and Spearman Brown tests.The results of the study revealed that the lifelong learning tendencies of undergraduate students were high. When the lifelong learning tendency was examined in terms of the demographic variables of the study, it was found that there was a significant difference based on gender, father's occupation, reading books and watching television, which are listed in free time activities. It was found that this significance was in favour of girls based on gender; in favour of those whose fathers were accountant based on father's occupation; and in favour of those who read books and did not watch television based on free time activities. In addition, it was also found that the self-efficacy perceptions of the undergraduate students was high. When self-efficacy perceptions were examined in terms of the demographic variables of the study, a significant difference was found based on gender, faculty/school and reading books and going to cinema, which are listed among free time activities. It was found that this significance was in favour of boys based on gender; in favour of School of Physical Education and Sports based on faculty/school and in favour of those who did not read and go to cinema based on free time activities. It was found that there was a positive and significant relationship between students' lifelong learning tendencies and their self-efficacy perceptions. It is possible to say that students' lifelong learning tendencies will increase as their self-efficacy perceptions increase. Based on the results of the study, programmes that support students to understand the concept and process of lifelong learning as well as its importance in human life could be organized and the number and types of activities that distance education centers of the universities organize could be increased and diversified.