Eğitim Bilimleri Enstitüsü
http://hdl.handle.net/11772/3
Bartın Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü ana bilim dalları bu bölüm altında listelenir.2024-03-28T21:18:51ZGenç yetişkinlerde 12 haftalık tenis eğitiminin bazı antropometrik ve motorik özellikler üzerindeki etkisi
http://hdl.handle.net/11772/6695
Genç yetişkinlerde 12 haftalık tenis eğitiminin bazı antropometrik ve motorik özellikler üzerindeki etkisi
Ant, Hülya
Bu çalışmanın amacı, genç yetişkinlerde 12 haftalık tenis eğitiminin bazı antropometrik ve motorik özellikler üzerindeki etkisinin incelenmesidir. Araştırmaya 34 kadın (yaş=19,10±1,094 yıl) ve 26 erkek (yaş=19,42±1,027 yıl) üniversite öğrencisi katılmıştır. Uygulanacak 12 haftalık tenis eğitimi programı öncesinde ve sonrasında katılımcıların boy uzunlukları, vücut ağırlıkları, vücut yağ yüzdeleri, bel ve kalça çevreleri, 5-10-20 metre sürat performansları ve tenis oynama seviyeleri ölçülmüştür. Beden kitle indeksi (BKİ) ve bel/kalça oranı hesaplanmıştır. Araştırma grubunun vücut yağ yüzdesinin belirlenmesinde vücut kompozisyonu analizörü kullanılmıştır. Tenis oynama seviyelerinin belirlenmesinde Uluslararası Tenis Numaralandırma (ITN) testi kullanılmıştır. Verilerin istatiksel analizinde SPSS 23.0 paket programı kullanılmış, homojen dağılım gösterdiği için paired sample t testi uygulanmış ve anlamlılık düzeyi p<0,05 olarak alınmıştır. Araştırma bulgularında, kadın katılımcıların, vücut ağırlıkları, vücut yağ yüzdeleri, bel ve kalça çevreleri, 5-10-20 metre sürat performansları, ITN seviyelerinde anlamlı farklılık olduğu, erkek grubun ise 20 metre sürat, BKI ve bel/kalça oranı hariç tüm değerlerinde anlamlı fark olduğu tespit edilmiştir (p<0,05). Sonuç olarak düzenli tenis eğitiminin hem kadın hem erkek gruplarda bazı antropometrik ve motor özellikler üzerinde pozitif etkiye neden olduğu söylenebilir.; The purpose of this study is to analyze the effect of a 12 week tennis training on some anthropometric and motoric characteristics in young adults. 34 female (age=19,10±1,094 years) and 26 male (age=19,42±1,027 years) university students participated in the study. Prior to and after the 12 week tennis training program that was implemented, the height, body weight, body fat percentage, waist and hip circumference, 5-10-20 meter speed performance and level of play of the participants were measured. Body mass index (BMI) and the waist/hip ratio were calculated. In the determination of the body fat percentage of the study group, the body composition analyzer was used. In the determination of the level of play, the International Tennis Number (ITN) test was used. In the statistical analysis of the data, the SPSS 23.0 software program was used, paired sample t test was applied since the distribution was homogenous and the significance level was accepted as p<0,05. In the study’s findings, it was determined that there was a significant difference in the female participants’ body weight, body fat percentages, waist and hip circumference, 5-10-20 meter speed performances and ITN levels, whereas there was a significant differences in all of the values of the male participants except for 20 meter speed, BMI and waist/hip circumference (p<0,05). As a result, it can be stated that regular tennis training has a positive effect on some anthropometric and motoric characteristics in both female and male groups.
2020-01-01T00:00:00ZYetişkinlerin hayat boyu öğrenme amaçlı video paylaşım sitelerini kabul Ve kullanımlarının incelenmesi
http://hdl.handle.net/11772/6476
Yetişkinlerin hayat boyu öğrenme amaçlı video paylaşım sitelerini kabul Ve kullanımlarının incelenmesi
Kılıç, Ahmet Emre
Videolar yapıları itibariyle bireysel öğrenmede kullanışlılık bakımından oldukça önemli bir araç olarak kabul edilebilir. Sosyal medya içerisinde sunmuş olduğu hizmetler ve içeriklerle ön plana çıkan Youtube ise video paylaşım siteleri arasında en çok kullanılan ve tercih edilen sosyal ağlardan birisidir. Bu iki durum göz önüne alındığında, yaşam boyu öğrenme kapsamında yetişkinlerin yeni bir şeyler öğrenmek amacıyla Youtube sitesini kullanma ve kabul durumlarını incelemek ve kullanım niyetlerini etkileyen faktörlerin anlaşılması büyük önem arz etmektedir. Bu çalışmanın amacı; Birleştirilmiş Teknoloji Kabul ve Kullanımı Modeli ve Teknoloji Kabul Modeline dayanarak Youtube’un yetişkinler tarafından öğrenim amaçlı kullanım ve kabul durumlarını incelemek ve kullanım niyetlerini etkileyen faktörleri tespit etmektir. Çalışmada kulanılacak olan veriler, araştırmacı tarafından geliştirilen bir anketle, internet ortamında toplanmıştır. Katılımcıların mesleklerinin öğretmen olması zorunluluğu dışında yaş, cinsiyet, mesleki deneyim, branş gibi herhangi bir özellik gözetilmemiştir. Çalışma grubunu 508 öğretmen oluşturmaktadır. Çalışma grubunda yer alanların cinsiyetlere göre dağılımının %66.7’si kadın ve %33.3’ü erkek olmak üzere kadınların çoğunlukta olduğu, yaşlarına göre 31-40 yaş aralığındakilerin (%48.4), öğrenim düzeyine göre lisans mezunu (%89.4) olanların ve mesleki deneyime göre 11-15 yıl arası deneyime sahip olanların (%22.6) çoğunlukta olduğu belirlenmiştir. Elde edilen verileri analiz etmede açımlayıcı faktör analizi, doğrulayıcı faktör analizi ve yapısal eşitlik modelleme yöntemleri kullanılmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre Youtube’un kullanım durumu, “performans beklentisi”, “davranışsal niyet”, “sosyal etki”, “çaba beklentisi” ve “güven” faktörleriyle %74.20 oranında açıklamıştır.; Videos can be considered as an important tool in terms of usefulness in individual learning because of their structure. Youtube is one of the most used and preferred social networks among video sharing sites. When these two situations are considered, in context of lifelong learning, it is important to examine the usage and acceptance of the Youtube for adults and understand the factors that affect their intention to use. The purpose of this study is to examine the acceptance and use of Youtube by adults and to determine the factors affecting their intention to use based on the Unified Theory of Acceptance and Use of Technology and Technology Acceptance Model. In this study, the data were collected on the internet by a questionnaire which is developed by the researcher. No characteristics such as age, gender, professional experience or branch were taken into consideration except that the occupations of the participants had to be teachers. The study group was consist of 508 teachers. It was determined that 66.7% of the participants were female and 33.3% were male and most of the participants were graduated from an university (89.4%) and has 11-15 years of professional experience (22.6%) between 31-40 ages (48.4%). Explanatory factor analysis, confirmatory factor analysis and structural equation modeling has been used for analyses of data. According to the results of the study, Youtube's usage status was explained as 74.20% with “performance expectancy”, “behavioral intention”, “social influence”, “effort expectancy” and “trust”.
06.03.2018 tarih ve 30352 sayılı Resmi gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.
2020-01-01T00:00:00ZHalk eğitimi merkezi kurslarının başarılı yaşlanmaya etkisinin incelenmesi
http://hdl.handle.net/11772/6475
Halk eğitimi merkezi kurslarının başarılı yaşlanmaya etkisinin incelenmesi
Abalı, Aslıhan Yetiş
Yaşlılık, yaşam boyu olgunlaşmayı ve tecrübe edinmeyi ifade etmektedir. Yaşlılık doğal akışın getirdiği bir süreç olarak yaşamın kaçınılmaz bir sonudur. İnsanlar doğar büyür, yaş alır ve hayatlarını tamamlar. Yaşlılık süreci hayatın son aşamasına tekabül etmektedir. Bu yüzden yaşlılık dönemi genel olarak pasiflik dönemi olarak algılanmaktadır. Fakat mutlu, aktif ve sağlıklı bir yaşam sürdüren bireyler yaşlılık döneminde de aktif ve mutlu bir süreç yaşamaktadırlar. Mutlu bir hayatın sırrı için anahtar kavramlardan biri başarılı yaşlanmadır. Önemli olan nokta yıllara yaşam katmak değil, yaşama yıllar katmaktır. Başarılı yaşlanma; fiziksel sosyal ve ruhsal açıdan sağlıklı ve bağımsız olma hali olarak özetlenebilir. Birey yaş alırken sağlığı bozulmuş dahi olsa yaratıcı ve aktif süreçlerini devam ettirebiliyorsa ve sosyal hayatlarını canlı tutabiliyorlarsa hayatlarının her anlarında mutlu ve başarılı bir süreç içerinde olabilirler. Öğrenme süreci, okul öncesinden başlayarak, gençlik yıllarında devam edip, emeklilik sonrasını da kapsayan uzun bir maceradır. Öğrenmenin sonu olmadığı gibi bireyi de sürekli olarak diri tutmaktadır. Yetişkin Eğitimi ise bireylere bilgi ve beceri kazandırmak amacıyla örgün eğitim içinde ya da dışında yapılan, her yaştan bireye hitap eden eğitim ve öğretim faaliyetleridir. Türkiye’de yetişkin eğitimine katılımın en sık ve en yaygın şekilde görüldüğü yerler Halk Eğitimi Merkezleridir. Halk eğitimi merkezlerinde verilen kurslar katılımcıların, öğrenme süreçlerinin devamlılığını ve hayata aktif katılımlarının sağlanmasını amaçlamaktadır. Bu durumda başarılı yaşlanmaya olumlu yönde etki etmektedir. Araştırmanın temel amacı, halk eğitimi merkezlerinde verilmekte olan kurslarının başarılı yaşlanmaya etkisinin olup olmadığını ortaya koymaktır. Araştırma karma araştırma yöntemiyle yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu halk eğitimi merkezinde verilen kurslara katılan 50 yaş ve üstü 85 kursiyer ile düzenlenen kurslara katılmayan rastgele örnekleme yöntemiyle seçilmiş 50 yaş ve üstü 85 kişi oluşturmuştur. Veri toplama işlemi kursiyer ve kursiyer olmayan kişiler ile yapılan görüşmelerden elde edilmiştir. Araştırmada elde edilen nitel veriler içerik analizine tabi tutularak incelenmiştir. Nicel veriler ise SPSS programı ile analiz edilmiştir. Araştırma sonucu ulaşılan veriler incelendiğinde kurslara katılan katılımcılar daha aktif, mutlu ve başarılı bir yaşlılık süreci geçirdikleri, kurslara katılmayan katılımcılar ise başarılı yaşlanma kavramına yabancı oldukları görülmüştür. Düzenlenen kurslara katılan katılımcıların kendilerini psikolojik olarak daha iyi hissettikleri ve sosyal hayatlarına bu kurslar sayesinde devam ettikleri gözlenmiştir. Araştırma sonucunda yaşam boyu öğrenmeyi destekleyen kursların başarılı yaşlanmaya olumlu yönde etkisi olduğu tespit edilmiştir.; Being old refers beging mature and being experienced during lifelong. Being old is indespensable end of life as a process. People grow and take ages and complete ther lives. The process of being old is perceived as passive term. But individuals who have a happy, active and healty life live a happy and active process when they are getting older. The secret of having happy life is to get older successfully. The most important thing is not to add life to years but to add years to life. Getting older succesfully is summarized as an attitude of being physically, socially and spirital free. If an individual keeps his/her life active and happy, she/he can be happy later in his/her lives. The process of learning is a long adventure which starts from pre-school and cantives to teenage times. Learning does not have an end and it keeps an individual active. Adult Education give some abilities to individuals and it is a teaching and learning facility which appeals to individuals who are fromm all ages. Public edication center are the places where adults mostly join. The courser which are given in there centers refer to the active particition of the individuals and learning processes. Therefor, it gives effect to getting older successfully. The purpose of the research is to Show whether it has an effect an being older successfully or not. This research was done with combined research method. The working group of this researc included participants who are fifty and above 85 and the ones who don’t come to the courses and who were chosen randanly with sampling method. The process of having dats was made from the interviews which were done with trainees and people who are not treinee. The qualitative datas which were gained in research were abserved with content analiysis. Quantitative datas was andysed by SPSS programme. When the datas which were gotten at the end of the recearch were abserved, participants who joined to the courses spent more active and happier proceses of being old. But the anes who didn’t attend to the courses were seen for away from the concept of getting old. The participant who joined to the organized courses felt themselves more relaxed and it was absorved that they showed a reguler participation thanks to there courses. As a result of this research, the courses which supported lifelong learning had a positive effect an getting older successfully.
06.03.2018 tarih ve 30352 sayılı Resmi gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.
2020-01-01T00:00:00ZLise öğrencilerinin yaşam boyu öğrenme eğilimleri ile hayatın anlam ve amacını sorgulama davranışları arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi
http://hdl.handle.net/11772/6474
Lise öğrencilerinin yaşam boyu öğrenme eğilimleri ile hayatın anlam ve amacını sorgulama davranışları arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi
Asiloğulları, Azize
Araştırmanın genel amacı lise öğrencilerinin yaşam boyu öğrenme eğilimleri ve hayatın anlam ve amacını sorgulama davranışları arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Bununla birlikte çeşitli değişkenlerin (cinsiyet, okul türü, sınıf, anne eğitim durumu, baba eğitim durumu, serbest zaman etkinliği) lise öğrencilerinin yaşam boyu öğrenme eğilimleri ve hayatın anlam ve amacını sorgulama davranışları üzerinde anlamlı bir farklılık oluşturup oluşturmadığı belirlenmiştir. Bu araştırma nicel araştırma türlerinden ilişkisel tarama modeli kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın evrenini Muğla ili Bodrum ilçesi 2019-2020 eğitim–öğretim döneminde dört farklı okul türünde öğrenim gören 9, 10, 11 ve 12. sınıf düzeyindeki lise öğrencileri oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemi ise amaçsal örnekleme yöntemiyle belirlenen ve araştırmaya gönüllü olarak katılan 850 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmanın verileri yaşam boyu öğrenme eğilimleri ölçeği ve hayatın anlam ve amacı ölçeğinden elde edilmiştir. Öğrencilerin YBÖ eğilimleri ile HAA eğilimlerinin cinsiyet, okul türü, sınıf düzeyi, anne öğrenim durumu, baba öğrenim durumu ve serbest zaman etkinliğine göre anlamlı farklılık gösterip göstermediğini tespit etmek amacıyla iki değişkenli verilerde bağımsız gruplar için t-testi, ikiden fazla değişkene sahip olan verilerde tek yönlü varyans analizi (ANOVA) uygulanmıştır. Tek yönlü varyans analizi sonrası ikili gruplar arasındaki anlamlı farkları belirlemek amacıyla post-hoc testlerinden Tukey testi kullanılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişkinin incelenmesinde korelasyon tekniğinden yararlanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre öğrencilerin YBÖ eğilimleri ile hayatın anlam ve amacını sorgulama davranışı arasında pozitif yönde orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Cinsiyet, YBÖ eğilimleri üzerinde etkili bir değişkenken; HAA üzerinde etkili bir değişken olmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca araştırma sonucunda, öğrencilerin devam ettikleri okula göre HAA ve YBÖ eğilimlerinde anlamlı bir farklılığa rastlanmıştır. Sınıf düzeyi ve annenin eğitim durumu değişkenleri açısından incelendiğinde HAA ve YBÖ eğilimlerinde anlamlı bir farklılık olmadığı ulaşılan sonuçlar arasındadır. Boş zaman etkinliklerinin değerlendirildiği analize göre ise YBÖ eğilimlerinde özellikle kitap okumak seçeneğini işaretleyen öğrencilerle diğerleri arasında anlamlı bir farka rastlanırken HAA sorgulama davranışlarında bu farka rastlanmamıştır.; The general purpose of this research is to reveal the relationship between high school students' lifelong learning tendencies and behaviors of questioning, and the meaning and purpose of life. In addition, it has been determined whether various variables (gender, school type, classroom, mother education level, father education level, leisure time activity) make a significant difference on high school students' lifelong learning tendencies and behaviors of questioning the meaning and purpose of life. In order to determine whether students' LLL tendencies and MPL tendencies show significant differences according to gender, type of school, class level, maternal learning status, father learning status and free time activity, t-test for independent groups in t directional analysis of variance (ANOVA) was applied. After one-way ANOVA, one of the Post-Hoc tests, Tukey test, were used to determine the significant differences between the two groups. Correlation technique was used to examine the relationship between the variables. According to the findings, there is a positive and moderate relationship between students' LLL tendencies and behaviors of questioning meaning and purpose of life. It was concluded that the gender variable was an effective variable on the LLL tendencies, whereas it was not an effective variable on the MPL scale. In addition, as a result of the research, there was a significant difference in MPL and LLL tendencies according to the school they attended. It was found that there was no significant difference in both MPL and LLL tendencies in the analysis examined according to class level and mother's educational level. According to the analysis in which leisure activities were evaluated, there was a significant difference between the students who chose to read books and the others, but this difference was not found in MPL scale.
06.03.2018 tarih ve 30352 sayılı Resmi gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.
2020-01-01T00:00:00Z