Hukuk-ahlak ilişkisi bağlamında divan-i hikmet
Abstract
XII. Yüzyılda yaşayan Ahmed Yesevi, tasavvuf yoluna girmeden önce, şer’î
ilimleri tahsil etmiş ve iyi bir medrese eğitimi almıştır. Hanefi mezhebinde fakih olan
Yesevi, bu sayede şeriat ile tasavvufu tam olarak kaynaştırmayı başarmıştır. Ahmed
Yesevi’nin Kur’an ve sünnetin bir yorumu olarak kabul edilen kitabı Divan-ı Hikmet’te
bazı hukuki (fıkhî) konular da yer almaktadır. Burada konular bir ahlaki olgunlaşma
hedeflenerek ele alınmaktadır.
İslam hukukunun iki temel alanı olan ibadet ve muamelat, kişinin Allah ve diğer
insanlarla ilişkilerini konu edinir. Bu makalede Ahmed Yesevi’nin, Divan-ı Hikmet’inde
ibadet ve muamelatla ilgili konuları ahlakla ilişkisi bakımından nasıl ele aldığı
incelenecektir hmed Yesevi who lived in the 12th century, was educated in madrassa and studied theology before attending the sufism. As a Hanafi faqih Yesevi has been able to precisely combine the Sharia and Sufism. There are also some fiqh issues in Divan-ıHikmet which is considered as a review of the Quran and Sunnah. The subjects are being approached with a moral process in his work.Two main areas of Islamic law and worship with transaction rules, the person is about God and relationships with other people. In this article it is pointed out how Ahmed Yesevi approached some juristic issues through their relationship withmoral values in Divan-ı Hikmet.