Merkeziyet – ademi merkeziyet ekseninde ak parti dönemi kamu yönetimi reformları
Abstract
Merkeziyet, kamu hizmetlerinin doğrudan devlet tüzel kişiliğince yerine getirilmesidir. Ademi merkeziyet ise siyasi ve idari ademi merkeziyet diye ikiye ayrılır. Siyasi ademi merkeziyet federasyon şeklindeki devletlerde, idari ademi merkeziyet ise hem üniter devletlerde hem de federasyonlarda ortaya çıkar. İdari ademi merkeziyet kamu hizmetlerinin devlet tüzel kişiliği dışındaki diğer kamu tüzel kişiliklerince sağlanmasıdır. Bu kamu tüzel kişileri her ne kadar devlet tüzel kişiliğinin hiyerarşik denetimine tâbi olmasa da vesayet denetimine tâbidir. Yani federasyonlardaki eyaletler gibi kendilerine has yasama, yürütme, yargı yetkileri, anayasaları, kanunları, egemenlikleri yoktur. Kamu hizmetlerinin sunumunda etkinlik, verimlilik sağlanabilmesi için merkez ile yerinden yönetim kuruluşları arasında doğru bir yetki, görev ve kaynak paylaşımına ihtiyaç vardır. Merkeziyetçiliğin aşırıya kaçtığı devletlerin hizmet sunumu ve işleyişinde sorunlar yaşanır. Gelişmiş devletler 1980’lerden itibaren merkeziyetçiliği azaltmak için reform yapmış ve idari yapılarını dönüştürmüştür. Türkiye ise 2003’ten itibaren AK Parti iktidarında bu çerçevede reform yapmaya çalışmış olsa da ülkede hâlâ merkeziyetçilik düzeyinin fazla olduğu ve bu alanda reform yapılması gerektiği konusunda görüşler vardır. Buna rağmen reform çalışmaları yapıldığında, bu çalışmalara karşı direnç gösterenler de çıkmaktadır. AK Parti dönemindeki kamu yönetimi reformlarını merkeziyet-ademi merkeziyet ekseninde değerlendirme amacı taşıyan bu tezde nitel araştırma yöntemlerinden literatür taraması, doküman analizi ve yarı-yapılandırılmış görüşme yöntemleri kullanılmıştır. Yarı-yapılandırılmış görüşmeler AK Parti’nin ilk dönemindeki kamu yönetimi reformlarını hazırlayan üst düzey bürokratlar ve AK Parti’nin şu anda Yerel Yönetimler Başkanlığında görevli siyasetçilerle yapılmıştır. Tezde cevap aranan sorular; (1) Türkiye’de merkezileşmeyi azaltmayı hedefleyen düzenlemelerin önündeki engeller, dirençler, çekinceler ve en yoğun eleştirilerin neler olduğu ve bu engellerin hangi konularda yoğunlaştığı, (2) farklı mevzuat değişikliklerindeki direnç, eleştiri ve çekincelerin benzerlik gösterip göstermediği, (3) AK Parti’nin merkez-yerel ilişkileri çerçevesinde yapmak isteyip de yapamadığı düzenlemeler olup olmadığı, (4) AK Parti iktidarı döneminin, merkez-yerel ilişkileri çerçevesinde kendi içinde farklı dönemlere ayrılıp ayrılmadığı, (5) Türkiye’nin şu anda merkeziyet–ademi merkeziyet çerçevesinde reforma ihtiyacı olup olmadığı ve (6) reform ihtiyacı varsa nasıl bir reform yapılması gerektiğidir. Centralization means that public services are provided directly by the state legal entity. Decentralization is divided into two: political and administrative decentralization. Political decentralization occurs in federated states, while administrative decentralization occurs in both unitary states and federations. Administrative decentralization is the provision of public services by public legal personalities other than the state entity concept. Although these public legal entities are not subject to the hierarchical control of the state legal entity, they are subject to administrative tutelage. In other words, they do not have their own legislative, executive and judicial powers, constitutions, laws or sovereignty, unlike the states in federations. In order to ensure effectiveness and efficiency in providing public services, there is a need for a correct sharing of authority, duties and resources between the central and local government. In states where centralization is excessive, problems occur in public service delivery and functioning. Developed states have reformed and transformed their administrative structures to reduce centralization since the 1980s. Although Turkey has tried to make reforms within this framework under the AK Party government since 2003, there are still opinions that the level of centralization is high and reforms should be made in this area. Despite this, when reform efforts are carried out, there are those who oppose and resist these efforts.In this thesis, which aims to evaluate the public administration reforms during the AK Party period on the axis of centralization-decentralization, qualitative research methods such as literature review, document analysis and semi-structured interview methods were used. Semi-structured interviews were conducted with senior bureaucrats who prepared the public administration reforms in the first term of the AK Party and politicians currently working in the AK Party's Local Government Presidency. Questions sought to be answered in the thesis: (1) What are the obstacles, resistances, reservations and the most intense criticisms in front of the regulations aiming to reduce centralization in Turkey and on which issues these obstacles are concentrated, (2) whether the resistances, criticisms and reservations in different legislative changes are similar or not, (3) whether there are any arrangements that AK Party cannot make within the framework of central-local relations, (4) whether the AK Party government period was divided into different periods within the framework of central-local relations, (5) whether Turkey currently needs reform within the framework of centralization-decentralization, and (6) what kind of reform should be done, if needed?