Dersim hadisesi
Abstract
Osmanlı Devleti’nin yerini Türkiye Cumhuriyeti’ne bırakması ile başlayan yeni dönemde devleti meşgul eden iki önemli hâdise yaşanmıştır. Bunlardan birisi ġeyh Said isyanı, diğeri Dersim isyanıdır. Bu iki isyanın hem çıkış sebepleri hem bastırılma yöntemleri hem de ürettiği sonuçlar itibariyle dikkatle incelenmeye ihtiyacı vardır. Zira bu isyanlar Kürt-Zaza kimliğinde birleşirken mezhep itibariyle birisinin Sünni, diğerinin ise Alevi olmasıyla ayrışmaktadır. Osmanlı Devleti’nin çok dilli, çok milletli ve çok dinli yapısı içerisinde ortaya çıkmayan bu isyanları tetikleyen hususlardan birisi Türkiye Cumhuriyeti’nin ulus devlet yapılanması olduğu gibi diğeri de dini aidiyet bağının zayıflatılmasıdır. Birinci Dünya Harbinden mağlup çıkan Osmanlı Devleti’nin işgale karşı verdiği milli mücadele ve bağımsızlık savaşı, Balkan harbiyle birlikte ele alındığında uzun bir zaman dilimi oluşturur. Bu dönemde Anadolu’da devlet otoritesinin gevşemesi ve denetimsizliğin yol açtığı başı bozukluklar ve yerel güç öbeklenmeleri ortaya çıkmıştır. Buna karşı devlet otoritesini sağlama ve nizamı tesis etme yönünde adımlar atılması tabii olmakla birlikte kullanılan yöntemlerin isabet derecesi tartışmaya açıktır. Nitekim o dönemde de müdahale metodundaki yaklaşım farklılıkları hükümet değişimine yol açabilmiştir. Bu çalışmaya konu teşkil eden Dersim, Sultan 2. Abdülhamid döneminde sancak olarak devlet idari yapısında yerini almış fakat Cumhuriyet’e kadar adı bir isyanla The state began the new era with the release of the location of the Ottoman Empire, the Republic of Turkey has experienced two significant events happened to occupy. One of these is the Sheikh Said rebellion and the other is the Dersim rebellion. These two revolts need to be scrutinized in terms of both the reasons for their output and the repression methods and the results they produce. Because these rebellions unite in the Kurdish-Zaza identity, one is denominated in terms of sectarian Sunni and the other Alevi. Ottoman Empire's multi-lingual, multi-ethnic and multi-religious structure One issue that triggered the riots did not occur in the other as the Republic of Turkey is also the weakening of the nation-state structure look religious affiliation. The fight against the occupation and the struggle for independence against the occupation by the Ottoman Empire, defeated by the First World War, is a long period of time taken together with the Balkan war. In this period, the disruption of the state authority in Anatolia and the irregularities caused by uncontrollability and local power clusters emerged. Although it is necessary to take steps to establish state authority and establish the order, the degree of hit of the methods used is controversial. As a matter of fact, the differences in the approach in the intervention method at that time caused a change in the government. Dersim, which was the subject of this study, took its place in the administrative structure of the state during the reign of Sultan Abdülhamid II, but it was not mentioned until the Republic by a revolt. The Republican government, which is determined to establish the influence of the state in the whole country, has taken action to break the strength of the tribal leaders especially in the regions where the tribal structure is dominant. Dersim is in an important position in this respect. Because the Dersim tribes, which saw the policies of the central government as a threat to itself, started with disobedience, and the movement that turned into a rebellion resulted in the State's suppression by using military force. However, it is a fact that the Dersim family has continued its psycho-social effects in a part of the society. In this study, the process and the events that prepared Dersim were examined with reasons and results.