Çeviribilimde yerelleştirme paradigmasına doğru
Abstract
Holmes'un 1972 yılında sunduğu "Çeviribilimin Adı ve Doğası" adlı bildirinin ardından akademik bir disiplin haline gelen çeviribilim üzerine şimdiye kadar çevirinin süreç, işlev ve ürün boyutuna yönelik pek çok bilimsel araştırma yapılmış ve kuramlar geliştirilmiştir. Böylece çeviribilimin araştırma nesneleri ve alanları da genişlemiştir ve yeni gelişmelere paralel olarak gelişmeye de devam etmektedir. Bilim dallarının meşru kılınmaları ve gelişebilmesi için olgunlaşmaya eğilimli devingen bir yapısının olması gerekmektedir. Bu açıdan çeviribilimin bugün etkileşime geçebileceği devingen alanlardan biri de 1990'lı yıllarda önce yazılım dünyasında sonra da ağ teknolojinin yaygınlaşmasıyla ve bilgisayar teknolojilerinin muazzam boyutlara ulaşmasıyla web, video-oyun vb. alanlarda ortaya çıkan yerelleştirme endüstrisidir. Yerelleştirme endüstrisi, çeviri pratiğinin farklı olarak yapıldığı ve çeviri olgusuna yenilik katabilecek bir alan olarak düşünülmektedir. Ayrıca, bu endüstri çevirmenden çeviri yapmanın ötesinde farklı uğraş ve görevlerle de başa çıkmasını gerektirmektedir. Bu nedenle, çeviri dünyasına bir farklılık sunan yerelleştirmenin çeviribilim çatısı altında incelenip, kuramsallaştırılması gereken bir alan olduğu düşünülmektedir. Nitekim, bu alanla ilgili görüş bildiren ve kuramsallaştırma çalışmaları yapan çeviribilimciler mevcuttur. Bu kuramsallaştırma çabalarına bir katkı olarak bu tez, yerelleştirmenin çeviribilim açısından bir paradigma adayı olup olmadığını tartışmaya açmıştır. Bu bağlamda Küreselleşme & Bilişim ve İletşim Teknolojilerinin yerelleştirme alanı üzerindeki etkisi, yerelleştirmede kullanılabilen çeviri araçlarının getirdiği yenilikler, yerelleştirmenin özellik ve sorunları üzerinde durulmuş, sorunlara karşı çözüm önerileri sunulmuş, yerelleştirme mevcut çeviri kuramlarıyla kıyaslanarak, kuramsal bir deneme yapılmış ve çeviri edinci kavramı yeniden açıklanmaya çalışılmıştır. Bu açıdan, çalışmanın gerek çeviribilim gerekse de endüstri açısından kuramsal çalışmalar ve uygulama sahasının bütünleştirilmesi ve böylece bir uzlaşı oluşturulabilmesi için katkı sağlayacağı düşünülmektedir. After Holmes’s seminal paper called “The Name and Nature of Translation Studies” (1972), translation practice turned into an academic discipline in which a lot of research has so far been conducted on process, function and product dimension of the translation and translation theories have also been developed. In connection, this situation expanded research fields and objects of Translation Studies. And the process goes on in terms of new developments. To validate scientific fields and develop them, they must have a tendency of maturation and have a dynamic structure. We think that one of the dynamic fields which Translation Studies can interact with is the localization industry being popularized as of 1990s first in the software world, later in other areas or industries such as web, video-game etc. as a result of the development of the network technology and huge computer technologies. Localization industry can be regarded as a field in which translation practice is applied differently. This difference can bring novelty to the translation phenomenon. Besides, the localization industry requires translators to deal with various tasks beyond doing only translations. Therefore, we assume that localization which can present different activities to the translation world must also be dealt with in terms of its theorization under Translation Studies. There are already some translation scholars who expresss their opinions about this field as well as theorizing it. This thesis contributes to these theorization efforts by discussing whether localization can be a paradigm of Translation Studies. In this context, the effects of Globalization & Information and Communication Technologies on localization field, the novelties brought by translation technology tools that can be used in this field, features and problems of the localization were explained, some solutions were proposed against the problems, localization was compared with translation theories, a theoretical trial was performed and the concept of the translation competence was re-defined in the study. In this respect, this study can be useful to both Translation Studies and the industry in terms of bridging theoretical studies and practical field, which means consensus.