Sağlık çalışanlarının hayat boyu öğrenme durumları, mobil öğrenmeye hazır bulunuşlukları ve çevrimiçi mahremiyet kaygıları arasındaki ilişkinin incelenmesi
Özet
Her geçen gün gelişen teknoloji ve dünyada meydana gelen gelişmeler nedeniyle öğrenme ortamlarının değişmesinin kaçınılmaz olduğu görülmektedir. Mobil teknolojilerin ve internete ulaşma imkânlarının artması ile insanların zaman ve mekândan bağımsız olarak katılabilecekleri mobil öğrenme ortamlarına ilgileri artmaktadır. Her yaştan bireyin öğrenmelere katılımını sağlayan mobil öğrenme teknolojileri, hayat boyu öğrenmeyi desteklemektedir. Ancak teknolojinin gelişmesi, çevrimiçi mahremiyet kaygısını beraberinde getirmiştir. Bu araştırmanın amacı; sağlık çalışanlarının hayat boyu öğrenme durumları, mobil öğrenmeye hazır bulunuşlukları ve çevrimiçi mahremiyet kaygılarını çeşitli değişkenlerle inceleyerek aralarındaki ilişkiyi belirlemektir. Betimsel tarama yöntemi kullanılan bu araştırmaya 2019 ve 2020 yıllarında İzmir ve Bartın illerinde görev yapmakta olan 668 sağlık çalışanı katılmıştır. Araştırmanın verileri "Kişisel Bilgiler Formu" ile 'Etkili Yaşam Boyu Öğrenme Ölçeği', 'Mobil Öğrenmeye Yönelik Hazır Bulunuşluk Ölçeği' ve 'Çevrimiçi Mahremiyet Kaygısı Ölçeği' olmak üzere üç farklı ölçekten faydalanılarak elde edilmiştir. Verilerin analizinde verilerin normal dağılım göstermesi sonucu, parametrik testler olan t-testi, ANOVA ve Pearson korelasyon analizi kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre; cinsiyet ve medeni durum değişkenlerine göre ölçek puanları arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir. Kişisel bilgisayar sahibi olma, mobil cihaz sahibi olma süresi, günlük internet kullanma süresi ve günlük sosyal medya kullanma süresi değişkenleri ölçek puanları açısından anlamlı farklılık göstermiştir. Görev yapılan şehir, eğitim seviyesi, görev yapılan kurum türü, görev yapılan yer, bilişim teknolojilerini kullanma düzeyi, interneti yeni bilgi ve becerileri öğrenmek için kullanma durumu, mobil öğrenme kavramı hakkında bilgi sahibi olma durumu ve günlük sosyal medyayı kullanma süresi; değişkenler ile ölçek puanları açısından incelendiğinde, mobil öğrenmeye hazır bulunuşluk ve etkili yaşam boyu öğrenme ölçekleriyle aralarında anlamlı bir farklılık görülmüştür. Ancak bu değişkenler ile çevrimiçi mahremiyet kaygısı ölçeği arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir. Hizmet süresi değişkeni ile ölçek puanları arasındaki ilişki incelendiğinde; mobil öğrenmeye hazır bulunuşluk ölçeği ile hizmet süresi değişkeni arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir. Ancak çevrimiçi mahremiyet kaygısı ve etkili yaşam boyu öğrenme ölçeği ile hizmet süresi değişkeni arasında anlamlı bir farklılık görülmüştür. Sağlık çalışanlarının etkili yaşam boyu öğrenme ölçeği, mobil öğrenmeye yönelik hazır bulunuşluk ölçeği ve çevrimiçi mahremiyet kaygısı ölçeği arasında pozitif yönlü anlamlı ilişki görülmüştür. Bu araştırmada sağlık çalışanlarının hayat boyu öğrenme durumları, mobil öğrenmeye yönelik hazır bulunuşluk ve çevrimiçi mahremiyet kaygısı üzerindeki etkisi aynı anda ölçülmeye çalışılmıştır. Bu araştırma; alanyazına katkı sağlaması, ileride bu konuyla ilgili çalışma yapacak olan araştırmacılara fikir vermesi ve öneriler sunması yönüyle de önemlidir. Her geçen gün gelişen teknoloji ve dünyada meydana gelen gelişmeler nedeniyle öğrenme ortamlarının değişmesinin kaçınılmaz olduğu görülmektedir. Mobil teknolojilerin ve internete ulaşma imkânlarının artması ile insanların zaman ve mekândan bağımsız olarak katılabilecekleri mobil öğrenme ortamlarına ilgileri artmaktadır. Her yaştan bireyin öğrenmelere katılımını sağlayan mobil öğrenme teknolojileri, hayat boyu öğrenmeyi desteklemektedir. Ancak teknolojinin gelişmesi, çevrimiçi mahremiyet kaygısını beraberinde getirmiştir. Bu araştırmanın amacı; sağlık çalışanlarının hayat boyu öğrenme durumları, mobil öğrenmeye hazır bulunuşlukları ve çevrimiçi mahremiyet kaygılarını çeşitli değişkenlerle inceleyerek aralarındaki ilişkiyi belirlemektir. Betimsel tarama yöntemi kullanılan bu araştırmaya 2019 ve 2020 yıllarında İzmir ve Bartın illerinde görev yapmakta olan 668 sağlık çalışanı katılmıştır. Araştırmanın verileri "Kişisel Bilgiler Formu" ile 'Etkili Yaşam Boyu Öğrenme Ölçeği', 'Mobil Öğrenmeye Yönelik Hazır Bulunuşluk Ölçeği' ve 'Çevrimiçi Mahremiyet Kaygısı Ölçeği' olmak üzere üç farklı ölçekten faydalanılarak elde edilmiştir. Verilerin analizinde verilerin normal dağılım göstermesi sonucu, parametrik testler olan t-testi, ANOVA ve Pearson korelasyon analizi kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre; cinsiyet ve medeni durum değişkenlerine göre ölçek puanları arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir. Kişisel bilgisayar sahibi olma, mobil cihaz sahibi olma süresi, günlük internet kullanma süresi ve günlük sosyal medya kullanma süresi değişkenleri ölçek puanları açısından anlamlı farklılık göstermiştir. Görev yapılan şehir, eğitim seviyesi, görev yapılan kurum türü, görev yapılan yer, bilişim teknolojilerini kullanma düzeyi, interneti yeni bilgi ve becerileri öğrenmek için kullanma durumu, mobil öğrenme kavramı hakkında bilgi sahibi olma durumu ve günlük sosyal medyayı kullanma süresi; değişkenler ile ölçek puanları açısından incelendiğinde, mobil öğrenmeye hazır bulunuşluk ve etkili yaşam boyu öğrenme ölçekleriyle aralarında anlamlı bir farklılık görülmüştür. Ancak bu değişkenler ile çevrimiçi mahremiyet kaygısı ölçeği arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir. Hizmet süresi değişkeni ile ölçek puanları arasındaki ilişki incelendiğinde; mobil öğrenmeye hazır bulunuşluk ölçeği ile hizmet süresi değişkeni arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir. Ancak çevrimiçi mahremiyet kaygısı ve etkili yaşam boyu öğrenme ölçeği ile hizmet süresi değişkeni arasında anlamlı bir farklılık görülmüştür. Sağlık çalışanlarının etkili yaşam boyu öğrenme ölçeği, mobil öğrenmeye yönelik hazır bulunuşluk ölçeği ve çevrimiçi mahremiyet kaygısı ölçeği arasında pozitif yönlü anlamlı ilişki görülmüştür. Bu araştırmada sağlık çalışanlarının hayat boyu öğrenme durumları, mobil öğrenmeye yönelik hazır bulunuşluk ve çevrimiçi mahremiyet kaygısı üzerindeki etkisi aynı anda ölçülmeye çalışılmıştır. Bu araştırma; alanyazına katkı sağlaması, ileride bu konuyla ilgili çalışma yapacak olan araştırmacılara fikir vermesi ve öneriler sunması yönüyle de önemlidir.
