Değerler eğitimi için bir ön şart: Demokratik eğitim
Abstract
Eğitim bir milletin hem kimlik ve değerlerini koruma ve tevarüs etme, hem de bilim ve teknikte ilerlemesini sağlama aracıdır.Eğitimin birinci fonksiyonu kültürel ve yerel, ikinci fonksiyonu ise beynelmilel veya evrenseldir. Eğitim birincisiyle milletleri ibka ederken, ikincisinin sağladığı telahuk-u efkâr ile medeniyetleri inşa eder. Diğer yandan eğitim, çocuğun kabiliyet ve istidatlarını geliştirecek en uygun ortam ve zemini hazırlama sorumluluğudur.Bu ise talebeyi merkeze alan eğitim politikalarıyla mümkün olabilir. Eğitim; bir dönem yapıldığı gibi cesedi yerli, ruhu ve değerleri batılı insan yetiştirme fabrikası değildir ve olmamalıdır. Günümüzde eğitimi mecrasından çıkaran ve bir propaganda aracı haline getiren unsurların başında, insanlığın ortak malı olan teknolojik gelişmelerin batıya mal edilmesi, bunun üzerinden batılı değerlerin kutsanarak “evrensel değer” olarak takdim edilmesi ve içselleştirmesi gayretleri gelmektedir. Eğitimi, “çocukta istendik davranışlar geliştirme” olarak tanımlayan devletçi anlayışta “istendik” davranışlar hiçbir zaman halkın değerleri olamamıştır. Bilakis “evrensel, çağdaş ve modern” gibi ambalajlar içinde sunulan batılı değerler olmuştur. Toplumun bu husustaki görüşlerini soran da yoktur. Batılı değerler millete kanunlarla dayatılmaktadır. Bu durum eğitimin sabit değeri olan kimliğimizi tehdit etmektedir. Ülkemizde değerler eğitiminin yerli yerine oturtulabilmesi için üç tane düzeltmenin yapılmasına ihtiyaç vardır. Bunlardan birincisi, belki de en önemlisi eğitimin demokratikleştirilmesidir. Dikte eden, halkın eğitim talebini dikkate almayan tepeden inmeci anlayışın ortadan kaldırılmasıdır. İkincisi, milletimizi payidar edecek olan can suyu mesabesindeki değerlerimizin eğitime temel teşkil etmesini sağlamaktır. Üçüncüsü ise, insanlığın ortak malı olan bilim ve teknolojiyi batılı değerlerin mütemmim cüzü gibi görmeyi bırakarak, teknolojik yarışta öne geçmeye çalışmaktır. Zemin etüdü yapmadan bina yapmak ne kadar tehlikelere açıksa, eğitimi demokratikleştirmeden eğitim için değer arayışları yapmak da yönlendirmelere o kadar açıktır. Zaten mevcut eğitim sistemi, değerlerini okul öncesinden yüksek öğretime kadar bir tabela gibi kanunların dibacelerine çakmış bulunmaktadır. Bu çalışma, demokrasinin siyasi sistem kadar eğitim için de vazgeçilmez olduğunu ortaya koymayı ve akademik tartışma için zemin oluşturmayı amaçlamaktadır.