Latife Tekin'in Sevgili Arsız Ölüm ve Gabriel Garcia Marquez'in Yüzyıllık Yalnızlık romanlarında büyülü gerçekçilik
Abstract
Latife Tekin (d. 1957) ilk romanı Sevgili Arsız Ölüm (1983) ile birlikte dönemin egemen roman anlayışının dışında farklı bir teknik ve dil geliştirmiştir. Tekin'in ilk dönem yapıtlarında köyden kente göç, yoksulluk kent varoluşlarındaki yaşam türü toplumcu gerçekçi edebiyatın belirgin temaları öne çıkarılsa da, olguların kurgulanış ve sunuş biçiminde, aslında toplumcu gerçekçi edebiyat algısının beklentilerini tepetaklak eden belirgin bir özellik söz konusudur. Latin Amerika kaynaklı "büyülü gerçeklik"i teknik boyutu ile Marquez'den alan Tekin, malzemesinin tümünü, içinden geldiği Anadolu taşrasından almasıyla 1980 sonrası Türk romanına devamı gelmeyen yeni bir açılım sağlar ve birçok tartışmaya da kaynaklık eder. Güney Amerika'dan modern dünya edebiyatına gerçekliğin oldukça farklı bir biçimini gösteren Marquez de Latife Tekin'in anlattığıyla benzer bir dünyayı ele almaktadır. Bu bildiri, Tekin'in anılan eseriyle Marquez'in (d. 1928) Yüzyıllık Yalnızlık (1967) adlı eserlerini üçüncü dünyalık ve büyülü gerçeklik açısından karşılaştırmayı hedeflemektedir.