Şeyh Süleyman efendi ve Lugat-i Çağatay ve Turki-i Osmani’ye tanık olarak katkıları
Abstract
Buharalı aristokrat bir ailede yetişen, din adamı, elçi, diplomat, sözlük yazarı kimlikleriyle tanınan
Şeyh Süleyman Efendi-i Özbekî el-Buhârî (1821-1890) kültürel ve siyasi hizmetlerinden dolayı pek
çok kaynakta sıra dışı bir derviş olarak nitelendirilmiştir. Edebiyata, dile ve folklora düşkün biri olan
Süleyman Efendi 1882 yılında Türk dilinin asıl edebî dili olarak Çağatay Türkçesini gören Tanzimat
aydınları arasında oldukça ses getiren Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî adlı sözlüğü yazmıştır.
Sözlüğünde Nevâyî, Baykara, Lutfî, Agehî, Mûnis, Mir Haydar gibi tanınmış Çağatay şairlerinin
şiirlerinden yararlanan Şeyh Süleyman Efendi otuz üç madde başına tanık olarak kendi şiirlerinden
örnekleri sıralamış, şiirlerinde Nakşî mahlasını kullanmıştır. Çalışma, Süleyman Efendi’nin
bilinmeyen bir yönünü ortaya çıkarmayı, şâir Nakşî mahlasıyla Lugat-i Çağatay ve Türkî-i
Osmânî’ye tanık olarak katkılarını ve zengin sözcük dağarcığına sahip bir leksikografın şiirlerindeki
sözcük seçimini tespit etmeyi amaçlamaktadır. Çalışmada Şeyh Süleyman Efendi’nin hayatı ve Lugati
Çağatay ve Türkî-i Osmânî adlı sözlüğü hakkında bilgiler verilmiş, sözlüğünde tanık olarak
kullandığı şiirleri ve şair kimliği üzerinde durulmuş, beyitlerde geçen sözcüklerin dizini ile özel adlar
sözlüğü hazırlanmıştır. Buharalı dervişin şiirlerindeki göstergeler Orta Asya Türk kültürüne ve
edebiyatına hâkim olduğuna, edebi dilini halk kültüründen ve günlük dilden beslenerek
oluşturduğuna işaret etmektedir. Sheikh Suleiman Efendi Uzbek al-Bukhari (1821-1890), who grew up in an aristocratic family from Bukhara, and who was known as a reverend, ambassador, diplomat and dictionary writer, is described as an extraordinary dervish in many sources thanks to the cultural and political services that he provided. In 1882, Suleiman Efendi, who was fond of literature, language and folklore, wrote the dictionary called Lugat-i Chagatai and Turkî-i Osmânî, which was quite prominent among the Tanzimat intellectuals who regarded Chagatai language as the original literary language of the Turkish language. Sheikh Suleiman Efendi, who utilised the poems of well-known Chagatai poets like Nevâyî, Baykara, Lutfî, Agehî, Mûnis and Mir Haydar, listed the examples of his own poems per thirty-three items and used the Naqsi as his pseudonym in his poems. The study aims to reveal an unknown aspect of Suleiman Efendi by determining his contribution to Lugat-i Chagatai and Turkî-i Osmânî with examples, as well as determining the lexical choice of the poem with a rich vocabulary. In the study, informationed about the life of Sheikh Suleiman Efendi and his dictionary called Lugat-i Chagatai and Turkî-i Osmânî is provided, his poems used in his dictionary as examples and his poet identity are emphasized on, and a proper nouns dictionary is prepared using the index of the lexical items used in the couplets. The indicators in the poems of the dervish from Bukhara indicate to his knowledge of Central Asian Turkish culture and literature, and to the fact that he created his literary language by benefiting from folk culture and daily language.